BELALIM
  sehitlerim
 


                                                      

ASKERE GİDERSEM GERİ GELMEM DERDİ 
Şehit evlerine ateş düştü: ''Askere gidersem geri gelmem derdi'' Diyarbakır'ın Dicle ilçesinde teröristlerce döşenen mayının patlaması sonucu er Ayhan Güngör'ün şehit olması Adana'da yaşayan ailesini acıya boğdu. Adana'nın merkez Seyhan ilçesi Pınar Mahallesi'nde oturan er Ayhan Güngör'ün ailesi, çocuklarının şehit olduğu haberini almaları üzerine yasa bürünürken, sinir krizleri geçiren anne Hayriye Güngör'ü yakınları sakinleştirdi. Oğlunun askere gitmeden önce şehit olacağını söylediğini belirten acılı anne Hayriye Güngör, ''Ayhan, (ben askere gidersem, geri gelmem. Şehit olacağım) derdi. Ne söylesem boş, kuzumu geri getirmeyecek. Kuzum gelsin, başka bir şey istemiyorum'' dedi. Dün akşam saatlerinde oğluyla telefonla konuştuğunu belirten Hayriye Güngör, ''kuzuma böyle mi kavuşacaktım?'' diye, gözyaşı döktü. Baba Osman Güngör ise oğlunun 5 ay önce askere gittiğini ve sürekli telefonla görüştüklerini belirterek, ''Vatan sağ olsun'' dedi. Ağabey Cumali Güngör ise 5 kardeş olduklarını, şehit kardeşi Ayhan'ın Adana'da bir kız arkadaşı bulunduğunu ve döndüğünde evlilik planları yaptığını ifade ederek, kendisinin kardeşine terhisinden sonra iş yeri açma sözü verdiğini kaydetti. Şehit erin büyük ablası Eşe Ügü ise Cumali Güngör konuşurken göz yaşlarına hakim olamadı. Şehit erin, ikiz kardeşi Beyhan'ın düğünü için kısa süre sonra izne gelmeyi planladığı da öğrenildi. Şehit erin cenazesinin yarın Adana'ya getirileceği belirtildi. Diyarbakır'ın Dicle ilçesinde teröristlerce döşenen mayının patlaması sonucu er Ayhan Güngör'ün yanı sıra astsubay Mehmet Özdemir ile astsubay Abdullah Şaştım da şehit olmuştu.

                                               

BEN BİR ŞEHİT OĞLUYUM 
Bir hainin kurşunu aldı babamı benden, Uyuyormuşum o gittiğinde sıcak yatağımda, bütün uyuyanlar gibi sessizce… Yüzünde garip bir mutluluk varmış, anamla vedalaşırken… Sanki düğüne gidiyor gibiydi dedi anam… Öp demiş çocuklarımı uyandıklarında, ben kıyamadım uyandırmaya hanım, sen öp… Anam öptü mü o gün beni bilmem ama, ben baban şehit olmuş dediklerinde, babamı son kez gören o anamın gözlerini, belki de yüzlerce kez öptüm… Yağmura hasret çorak toprak gibiyim şimdi… Hasretim bitmek bilmiyor… El sürdüğü yerlere ellerimi sürüyor, Kokusu kalmıştır diyerek belki, eşyaları kokluyorum… Örtülerin altında ağlıyorum anamdan habersiz geceleri, “Allah’ım, beni babama kavuştur” diyorum “Babama kavuştur, ama onun gibi…” Biliyorum herkese nasip olmaz şehitlik. Mutluyum o yüzden, Ama söz dinlemiyor yüreğim, Özlüyor, onu , çok özlüyorum…. Ben bir şehit oğluyum, Bu vatan , bu bayrak, bu toprak için Şehit oldu benim canım babam… Mertçe, yiğitçe, erkekçe… Ben uyurken, birileri uyurken huzur içinde, sessizce… Gün gelsin Allah’ım artık, Şehit oğlu şehit desinler artık bana da, Vatan için, namus için, bayrak için öleyim Vatan sağolsun desin anam, vatan sağolsun Toprak sarsın beni, ben babamı sarayım…
 
14.09.2006
 Oğuz Kaçtan İzmir Radyosu Program Müdürü 



'BABA BEN ŞEHİT OLUYORUM'

     Şırnak Uludere’de teröristlerle çıkan çatışmada şehit düşen Jandarma Er Oğuz Parparoğlu’nun cenazesi dün İstanbul’da toprağa verilirken, şehit erin son sözleri yürek dağladı. Amcasının verdiği bilgilere göre, çatışma öncesi babasıyla cep telefonundan görüşen Parparoğlu, “Baba arkadaşlarımın hepsi şehit oldu. Ben de yaralıyım, ölüyorum. Hakkınızı helal edin. Anneme haber verme üzülür.” der. Şehit er daha sonra cep telefonunu elinden düşürür. Babası ise uzun süre telefondan çatışma seslerini dinler. Acılı aile sabaha kadar oğullarından gelecek ‘yaşıyor’ haberini umutla bekler. ‘Belki yaralıdır, konuşamamıştır.’ diyerek teselli bulur. Ancak, sabah saatlerinde gelen askeri erkan, er Oğuz Parparoğlu’nun şehadet haberini verir.

Şırnak’ın Uludere ilçesinde teröristlerle çıkan çatışmada şehit olan Jandarma Er Oğuz Parparoğlu dün Levent Camii’nde kılınan öğle namazının ardından Edirnekapı Mezarlığı’nda törenle toprağa verildi. Tören sırasında şehit erin yakınları gözlaşlarını tutamazken, kardeşi Filiz Parparoğlu’nun, ağabeyinin taputuna sarılarak uzun süre ağlaması herkesi duygulandırdı. Şehit yakınlarının gözyaşlarına boğulduğu törende dede İbrahim Parparoğlu da, “Oğlumuz vatana feda olsun.” derken yetkililere seslenerek; “Biz ağlıyoruz; başka anneler, babalar ağlamasın. Bu son olsun.” ifadelerini kullandı.

Bu arada Jandarma Er Oğuz Parparoğlu’nun çatışma öncesi aradığı babasıyla cep telefonuyla görüştüğü öğrenildi. Amca Halil Parparoğlu, şehit er ile babası arasında geçen konuşmayı Zaman’a şöyle anlattı: ‘Gece saat 10.00 sularında babasıyla annesi işyerinde çalışırken babasını cep telefonundan aramış. Babası telefona bakınca şaşırmış bu saatte Oğuz nasıl arıyor diye. Oğuz, ‘Baba arkadaşlarımın hepsi şehit oldu ben de yaralıyım ölüyorum. Hakkınızı helal edin. Anneme haber verme’ demiş.”Amca Parparoğlu, bu kısa konuşmanın ardından şehit erin telefonunun elinden düştüğünü söyledi. Baba Parparoğlu’nun uzun süre telefondan makineli tüfek ve çatışma seslerini dinlediğini anlatan amca Parparoğlu, “Bizim haberimiz olduktan sonra sabaha kadar ümitle bekledik. Belki yaralıdır konuşamamıştır diye düşündük. Ama sabah saatlerinde askerî erkan gelerek Oğuz’un şehadet haberini verdi.” dedi. Ailenin tek erkek çocuğu olan şehit er Oğuz Parparoğlu geçen ay 15 günlük izin kullanmış. Bir hafta önce tekrar birliğine dönen Parparoğlu, izin süresince babasının yerine çalışarak onu dinlendirmiş. Amca Parparoğlu, şöyle konuştu: “Oğuz varlıklı bir ailenin çocuğu değil. Babasının bir çorap atölyesi var. İzine geldiği zaman, ‘Baba sen çok yoruldun dinlen, ben çalışırım.’ diyerek 15 gün boyunca çalıştı, babası da dinlendi. İzin süresi dolunca da birliğine döndü. Kısa süre sonra da şehadet haberi geldi.” 12 ay önce askere giden şehit er Parparoğlu’nun terhisine 3 ay kalmıştı. 21 yaşındaki Parparoğlu’nun Elif ve Filiz adında iki kız kardeşi bulunuyor.

HİSSETMİŞTİM ANNE

Ana bu sabah yine erken uyandık
Botları boyadık,düzeni yaptık
Sabah sabah iştimada dimdik ayaktaydık
Ben şehit olacağımı hissetmiştim anne

Bir emir geldi babacan komutandan
Araçlara bindik tam teşhizat hep bir andan
Karamanlı başladı dua okumaya ağzından
Ben şehit olacağımı hissetmiştim anne

Mataramda ki su sanki zem zemdi
Tetiğim gül oya,süngüm bir çiçekti
Yüreğimde ki sevda daha bir depreşti
Ben şehit olacağımı hissetmiştim anne

Sen geldin aklıma giderken göreve
Sivaslının gözündeki yaşa takıldı aklım
Sordum kendi kendime acep niye
Biliyordu o da kavuşmayacaktı nişanlısı Emine'ye
Ben şehit olacağımı hissetmiştim anne

Bir ses duyuldu önce kulaklarım oldu sağır
Az sonra geldim kendime koştum cenke
Arkadaşlar dökülüyordu tek tek yere bağır ALLAH diye bağır
Gözümde ki yaş düşmüştü gönlüme orda oldu kahır
Ben şehit olacağımı hissetmiştim anne

Vatan içindi dökülen kanlar yere
Çakallar karşı cephede mehmetçikler yerlerde
Tokatlı,Yozgatlı düşmüş kalmışlar üst üste
Allahım sen onlarında gazasını mübarek eyle
Ben şehit olacağımı hissetmiştim anne
Doğduğum anı bilmem ama anam
Ölürken son sözüm oldu VATAN
Helaldir ona bu uğurda verilen her can
Ana ağlamaysın oğlun oldu şehit OSMAN
Ben şehit olacağımı hissetmiştim anne
VATAN SAĞOLSUN


09 / 07 / 2007 

MEHMET'İM SANA NASIL KIYDILAR?

Kömür karasıydı rüzgarda dalgalanan saçların,
Bir ok gibi bağırları delerdi güzel bakışların,
Kızdın mı aniden çatılırdı keman kaşların,
Mehmet’im sana, gençliğine nasıl kıydılar?

Fidan misali boyunla yirmi yaşındaydın
Hayatının en güzel mevsimi baharındaydın
Benim büyümeyen yavrum ana koynundaydın
Mehmet’im sana, gençliğine nasıl kıydılar?

Gelince askerlik çağın mutluluktan coştun,
Güzel haberi vermek için yavukluna koştun,
Gurur dolu yüreğinle başın dik dolaştın,
Mehmet’im sana, gençliğine nasıl kıydılar?

Hazırladım zevkle mutlulukla bütün eşyalarını,
Üşümesin ayakların diye ördüm yün çoraplarını,
Ellerine saçlarına yaktım damatlık kınalarını,
Mehmet’im sana, gençliğine nasıl kıydılar?

Elleri açtık semaya dualarla yolladık kapıdan,
Düğün kurduk davul zurna çaldık ardından,
Gözümde yaşlarla uğurladım seni yuvadan
Mehmet’im sana, gençliğine nasıl kıydılar?

Ana sütünü helal et vatan borcu gidiyorum dedin,
Baba duanı esirgeme namus borcu gidiyorum dedin,
Kardeşlerini öptün, yavukluna hasretle güldün,
Mehmet’im sana, gençliğine nasıl kıydılar?

Aylar sonra acı haberin geldi uzak diyarlardan,
Kahbe kurşun yemişsin imanlı temiz bağrından,
Canını, kanını vermişsin geçmemişsin vatanından,
Mehmet’im sana, gençliğine nasıl kıydılar?

Baba ocağına getirdiler al bayrak kefeninle,
Uğurladık seni ebedi hayata cennete tekbirlerle,
Şehit anası oldun dediler Allah şefaatine nail eyleye,
Mehmet’im sana, gençliğine nasıl kıydılar?

ZERRİN ÖZGÜR

                               

image

Türkiye ağlıyor


İlk kara haber Yozgat’a düştü!

 

 

Piyade er Lokman Eker’in şehit haberini alan anne Cemaynur “Yavrumu nerede koydunuz da geldiniz. Beni de götürün, beni de vursunlar” diye gözyaşı döktü

Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde askeri birliğe düzenlenen saldırıda şehit olan Lokman Eker’in Yozgat’ın Buzacıoğlu köyünü yasa boğdu. Çatışmada hayatını kaybeden askerlerden Piyade Er Lokman Eker’in şehit olması haberini Yozgat İl Jandarma Komutanlığı’ndan Binbaşı Ali Yiğit ile Yüzbaşı Birol Abbas, köye giderek bizzat Eker Ailesi’ne bildirdi.


Lokman Eker’in şehit olduğunu öğrenen anne Cemaynur ve baba Ali İhsan Eker, gözyaşlarına boğulurken, köylüler Eker ailesinin evinin önünde toplanıp, acılarını paylaşmaya çalıştı.


Anne Cemaynur Eker, “Konuştuğumuzda yavrum ‘Sırtımda 50 kilo yüküm var’ diyordu. Öldüğünde de o yük sırtında mıydı? Gelirken Lokman’ımı niye getirmediniz? Yavrumu nerede koydunuz da geldiniz? Beni de götürün, beni de vursunlar” diye feryat etti. Terhisine 35 gün varken şehit düşen Lokman’ın babası Ali İhsan Eker, “Operasyonla ilgili bilgi vermedi. Sadece ‘Haberleri izlemeyin üzülürsünüz’ diyordu” dedi.




Tam 4 aylık sessizliği şehit haberiyle bozuldu

Abdurrahman Doğan, tam 4 aydır ailesiyle telefonla bile konuşamıyordu. Aile ilk kez evlatlarından haber aldı: Oğlunuz şehit oldu



PİYADE Er Abdurrahman Doğan, terörist saldırı sonucunda şehit düştü. Abdurrahman’ın hayatını kaybettiği haberini vermek için jandarma ve sağlık ekipleri Adıyaman merkeze bağlı Çemberlitaş köyüne gitti. Acı haberi duyan Doğan ailesi 4 aydan beri telefonla bile görüşemedikleri oğullarının ölüm haberiyle sarsıldı. 8 aylık asker olan şehit Abdurrahman Doğan’ın babası Remzi Doğan ve annesi Feride Doğan sinir krizleri geçirerek baygınlık geçirdi. Abdurrahman’ın ağabeyi ise kardeşinin geri kalan askerliğini yapmak istediğini söyledi. Babayı teselli etmek de başka bir şehit babasına düştü.




Hükümet artık bir şey yapsın

Vedat Kutluca’nın ailesi perişan: Artık analar ağlamasın. Hükümet hemen yapacağını yapsın



5 aylık asker Piyade Er Vedat Kutluca’nın Kırıkkale’nin Keskin ilçesi Maden Mahallesi’ndeki baba evinde matem yaşanıyor. Şehit askerin babası 65 yaşındaki Abidin Kutluca, feryatlar ederken, annesi Gülhanım Kutluca yakınlarına sarılarak gözyaşlarına boğuldu. Vedat’ın amcası Veysel Kutluca ise “Bu olaylar ne zamana kadar sürecek. Başka analar ağlamasın. Hükümet bir an önce ne yapacaksa yapsın. Onlarca askerimiz şehit oluyor. Tezkereye güvenmiyorum” dedi.

ABLA, BEN ŞEHİT OLACAĞIM

PİYADE Komando er Zekariya Yatı’nın ölüm haberi Ordu’nun Kumru İlçesi Fizme Beldesi’ndeki evine kor gibi düştü. 7 aylık asker ve 8 aylık nişanlı olan Zekeriya Yatı’nın 6 kardeşi vardı. Anne Hatice ile baba Hasan Yatı, oğullarının şehit olduğu haberiyle birlikte sinir krizleri geçirdi. Rukiye Yatı, “Bana telefonda ‘Abla ben şehit olacağım’ dedi. Ben de ‘Ağzından yel alsın, bir daha öyle bir şey söyleme’ dedim. Bana ‘sizi çok özledim’ dedi. Ondan sonra şehit haberi geldi” diye konuştu.




Oysa bugün eve dönecekti

Görev süresi bir hafta uzatılan Uzman Çavuş Mustafa Uysal, hain saldırıda şehit düşmese bugün evinde olacaktı. Babasına sarılmayı beklerken ölüm haberini alan Beyza, gözyaşlarına boğuldu. Uzman Çavuş Selçuk Gürdal'ın oğlu Samet (4) ise acı haberi mahallede top oynarken aldı

Türkiye şehitlerine ağlarken, geride kalan gözüyaşlı yetimler yürekleri dağladı.



Hakkari'de eli kanlı örgütün düzenlediği saldırıda şehit düşen Piyade Uzman Çavuş Mustafa Uysal'ın Aydın Söke’de oturan ailesi acı haber ile sarsıldı. Eşinin şehit düştüğünü öğrenen Meral Uysal (34), sinir krizleri geçirdi. Şehit Uzman Çavuşun 11 yaşındaki oğlu Hüseyin ile 14 yaşındaki kızı Beyza babalarını kaybettiklerini dershanelerinde öğrendi. Küçük yüreklerinde büyük acıyı yaşayan yetimler ayakta bile durmakta zorlandı. Yaslı aile, garnizon komutanlığı tarafından tahsis edilen otomobille, şehit Uysal’ın defnedileceği Manavgat’a gitmek üzere yola çıktı.

SON GÖREVİYDİ

Bu arada Uzman Çavuş Mustafa Uysal’ın son görev gününde şehit olduğu ortaya çıktı. 1 yıl önce Hakkari’ye tayin olan Uysal’ın görevi bitmiş, hizmet süresi 1 hafta uzatılmıştı. Şehit Uysal önceki gece son görevini tamamladıktan sonra ailesinin yanına dönecekti.

Hain pusuda şehit düşen 29 yaşındaki Uzman Çavuş Selçuk Gürdal'ın şehadet haberi ise Afyonkarahisar'daki evine ateş düşürdü. Hiç birşeyden habersiz top oynayan şehidin oğlu Samet, acı gerçeği öğrenince hıçkırıklara boğuldu. Şehidin eşi Naciye Gürdal’a “Eşin yaralandı diye” haber verildi. Acılı eş bunu üzerine “Niye herkes burada, komutanlar burada? Selçuk’um şehit oldu biliyorum” diyerek feryat etti.

MEZARIMI DERİN KAZIN

Öte yandan 1 çocuk babası Gürdal'ın 20 gün önce izin dönüşü bir arkadaşına "Ben gidiyorum, bayrağa sarılı halde gelirim, mezarımı derin kazın” dediği ortaya çıktı. Gürdal’ın bu nedenle izinli geldiği memleketinde, canı kadar sevdiği oğlu Samed'i bir an olsun yanından ayırmadığı öne sürüldü.




Köy duvarında künyesi kaldı: Komando 7/1

AFYONKARAHİSAR'ın Dinar İlçesi’nde göz yaşları sel oldu aktı. Hakkari'deki saldırıda şehit düşen 20 yaşındaki Piyade Er Yavuz Öztürk'ün Göçerli

Köyü'ndeki ailesi yasa boğuldu. Öztürk ailesine acı haberi Haydarlı Jandarma Karakol Komutanı İbrahim Ayın, sağlık ekibiyle birlikte verdi. Ayın'ı kapıda gören şehidin annesi Fatma Öztürk, komutanın boynuna sarılarak uzun süre gözyaşı döktü. Bu sırada karakol komutanı İbrahim Ayın’ın da gözyaşlarına hakim olamadığı görüldü.

“BEN KESİN ŞEHİT OLURUM”

Şehit Öztürk'ün babası Şükrü Öztürk oğluyla 20 gündür konuşmadığını söylerken "Oğlum askere gitmeden önce bana Doğu’ya gidip komando olmak istediğini söylemişti. Oğlum Doğu’da şehit oldu. Askerimiz kanını yerde bırakmasın" diyerek feryat etti. Öte yandan şehit piyade erin askere gitmeden önce “Ben muhakkak şehit olurum” dediği ortaya çıktı. Hayali komanda olmak olan Öztürk'ten geriye bir duvara sprey boyayla yazdığı “Yavuz Isparta Dağ Komando 87/1” yazısı yadigar kaldı.




Hakkari’deki iki kardeşten biri şehit

ESKİŞEHİR şehidine ağlıyor... Ağabeyi Serdar Özüpek ile birlikte Hakkari'de görev yapan Astsubay Çavuş Soner Özüpek'in şehadet haberi, Kırım Caddesi'nde yaşayan ailesini gözyaşlarına boğdu. Anne Cemile Özüpek, yakınlarının

yardımıyla ayakta durabildi. Gözü yaşlı anne “Hep vatanıma hizmet etmek istiyorum' derdi. Ama ettirmediler. Ağabeyi de Hakkari'de asker. Birlikte vatanı koruyorlardı. Hep 'Gider, geliriz' dediler. Ah yavrularım benim"diye feryat etti. Şehit olan oğlunun fotoğrafını gösteren baba Tuncer Özüpek ise metanatli olmaya çalışarak “Vatan sağolsun. Başka ne diyebiliriz ki?" dedi.

Seyfettin METE/YOZGAT-Güney YILMAZ/ADIYAMAN-Bayram OK/SAMSUN-Veli YILMAZ/KIRIKKALE image

Türkiye ağlıyor


İlk kara haber Yozgat’a düştü!

 

 

Piyade er Lokman Eker’in şehit haberini alan anne Cemaynur “Yavrumu nerede koydunuz da geldiniz. Beni de götürün, beni de vursunlar” diye gözyaşı döktü

Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde askeri birliğe düzenlenen saldırıda şehit olan Lokman Eker’in Yozgat’ın Buzacıoğlu köyünü yasa boğdu. Çatışmada hayatını kaybeden askerlerden Piyade Er Lokman Eker’in şehit olması haberini Yozgat İl Jandarma Komutanlığı’ndan Binbaşı Ali Yiğit ile Yüzbaşı Birol Abbas, köye giderek bizzat Eker Ailesi’ne bildirdi.


Lokman Eker’in şehit olduğunu öğrenen anne Cemaynur ve baba Ali İhsan Eker, gözyaşlarına boğulurken, köylüler Eker ailesinin evinin önünde toplanıp, acılarını paylaşmaya çalıştı.


Anne Cemaynur Eker, “Konuştuğumuzda yavrum ‘Sırtımda 50 kilo yüküm var’ diyordu. Öldüğünde de o yük sırtında mıydı? Gelirken Lokman’ımı niye getirmediniz? Yavrumu nerede koydunuz da geldiniz? Beni de götürün, beni de vursunlar” diye feryat etti. Terhisine 35 gün varken şehit düşen Lokman’ın babası Ali İhsan Eker, “Operasyonla ilgili bilgi vermedi. Sadece ‘Haberleri izlemeyin üzülürsünüz’ diyordu” dedi.




Tam 4 aylık sessizliği şehit haberiyle bozuldu

Abdurrahman Doğan, tam 4 aydır ailesiyle telefonla bile konuşamıyordu. Aile ilk kez evlatlarından haber aldı: Oğlunuz şehit oldu



PİYADE Er Abdurrahman Doğan, terörist saldırı sonucunda şehit düştü. Abdurrahman’ın hayatını kaybettiği haberini vermek için jandarma ve sağlık ekipleri Adıyaman merkeze bağlı Çemberlitaş köyüne gitti. Acı haberi duyan Doğan ailesi 4 aydan beri telefonla bile görüşemedikleri oğullarının ölüm haberiyle sarsıldı. 8 aylık asker olan şehit Abdurrahman Doğan’ın babası Remzi Doğan ve annesi Feride Doğan sinir krizleri geçirerek baygınlık geçirdi. Abdurrahman’ın ağabeyi ise kardeşinin geri kalan askerliğini yapmak istediğini söyledi. Babayı teselli etmek de başka bir şehit babasına düştü.




Hükümet artık bir şey yapsın

Vedat Kutluca’nın ailesi perişan: Artık analar ağlamasın. Hükümet hemen yapacağını yapsın



5 aylık asker Piyade Er Vedat Kutluca’nın Kırıkkale’nin Keskin ilçesi Maden Mahallesi’ndeki baba evinde matem yaşanıyor. Şehit askerin babası 65 yaşındaki Abidin Kutluca, feryatlar ederken, annesi Gülhanım Kutluca yakınlarına sarılarak gözyaşlarına boğuldu. Vedat’ın amcası Veysel Kutluca ise “Bu olaylar ne zamana kadar sürecek. Başka analar ağlamasın. Hükümet bir an önce ne yapacaksa yapsın. Onlarca askerimiz şehit oluyor. Tezkereye güvenmiyorum” dedi.

ABLA, BEN ŞEHİT OLACAĞIM

PİYADE Komando er Zekariya Yatı’nın ölüm haberi Ordu’nun Kumru İlçesi Fizme Beldesi’ndeki evine kor gibi düştü. 7 aylık asker ve 8 aylık nişanlı olan Zekeriya Yatı’nın 6 kardeşi vardı. Anne Hatice ile baba Hasan Yatı, oğullarının şehit olduğu haberiyle birlikte sinir krizleri geçirdi. Rukiye Yatı, “Bana telefonda ‘Abla ben şehit olacağım’ dedi. Ben de ‘Ağzından yel alsın, bir daha öyle bir şey söyleme’ dedim. Bana ‘sizi çok özledim’ dedi. Ondan sonra şehit haberi geldi” diye konuştu.




Oysa bugün eve dönecekti

Görev süresi bir hafta uzatılan Uzman Çavuş Mustafa Uysal, hain saldırıda şehit düşmese bugün evinde olacaktı. Babasına sarılmayı beklerken ölüm haberini alan Beyza, gözyaşlarına boğuldu. Uzman Çavuş Selçuk Gürdal'ın oğlu Samet (4) ise acı haberi mahallede top oynarken aldı

Türkiye şehitlerine ağlarken, geride kalan gözüyaşlı yetimler yürekleri dağladı.



Hakkari'de eli kanlı örgütün düzenlediği saldırıda şehit düşen Piyade Uzman Çavuş Mustafa Uysal'ın Aydın Söke’de oturan ailesi acı haber ile sarsıldı. Eşinin şehit düştüğünü öğrenen Meral Uysal (34), sinir krizleri geçirdi. Şehit Uzman Çavuşun 11 yaşındaki oğlu Hüseyin ile 14 yaşındaki kızı Beyza babalarını kaybettiklerini dershanelerinde öğrendi. Küçük yüreklerinde büyük acıyı yaşayan yetimler ayakta bile durmakta zorlandı. Yaslı aile, garnizon komutanlığı tarafından tahsis edilen otomobille, şehit Uysal’ın defnedileceği Manavgat’a gitmek üzere yola çıktı.

SON GÖREVİYDİ

Bu arada Uzman Çavuş Mustafa Uysal’ın son görev gününde şehit olduğu ortaya çıktı. 1 yıl önce Hakkari’ye tayin olan Uysal’ın görevi bitmiş, hizmet süresi 1 hafta uzatılmıştı. Şehit Uysal önceki gece son görevini tamamladıktan sonra ailesinin yanına dönecekti.

Hain pusuda şehit düşen 29 yaşındaki Uzman Çavuş Selçuk Gürdal'ın şehadet haberi ise Afyonkarahisar'daki evine ateş düşürdü. Hiç birşeyden habersiz top oynayan şehidin oğlu Samet, acı gerçeği öğrenince hıçkırıklara boğuldu. Şehidin eşi Naciye Gürdal’a “Eşin yaralandı diye” haber verildi. Acılı eş bunu üzerine “Niye herkes burada, komutanlar burada? Selçuk’um şehit oldu biliyorum” diyerek feryat etti.

MEZARIMI DERİN KAZIN

Öte yandan 1 çocuk babası Gürdal'ın 20 gün önce izin dönüşü bir arkadaşına "Ben gidiyorum, bayrağa sarılı halde gelirim, mezarımı derin kazın” dediği ortaya çıktı. Gürdal’ın bu nedenle izinli geldiği memleketinde, canı kadar sevdiği oğlu Samed'i bir an olsun yanından ayırmadığı öne sürüldü.




Köy duvarında künyesi kaldı: Komando 7/1

AFYONKARAHİSAR'ın Dinar İlçesi’nde göz yaşları sel oldu aktı. Hakkari'deki saldırıda şehit düşen 20 yaşındaki Piyade Er Yavuz Öztürk'ün Göçerli

Köyü'ndeki ailesi yasa boğuldu. Öztürk ailesine acı haberi Haydarlı Jandarma Karakol Komutanı İbrahim Ayın, sağlık ekibiyle birlikte verdi. Ayın'ı kapıda gören şehidin annesi Fatma Öztürk, komutanın boynuna sarılarak uzun süre gözyaşı döktü. Bu sırada karakol komutanı İbrahim Ayın’ın da gözyaşlarına hakim olamadığı görüldü.

“BEN KESİN ŞEHİT OLURUM”

Şehit Öztürk'ün babası Şükrü Öztürk oğluyla 20 gündür konuşmadığını söylerken "Oğlum askere gitmeden önce bana Doğu’ya gidip komando olmak istediğini söylemişti. Oğlum Doğu’da şehit oldu. Askerimiz kanını yerde bırakmasın" diyerek feryat etti. Öte yandan şehit piyade erin askere gitmeden önce “Ben muhakkak şehit olurum” dediği ortaya çıktı. Hayali komanda olmak olan Öztürk'ten geriye bir duvara sprey boyayla yazdığı “Yavuz Isparta Dağ Komando 87/1” yazısı yadigar kaldı.




Hakkari’deki iki kardeşten biri şehit

ESKİŞEHİR şehidine ağlıyor... Ağabeyi Serdar Özüpek ile birlikte Hakkari'de görev yapan Astsubay Çavuş Soner Özüpek'in şehadet haberi, Kırım Caddesi'nde yaşayan ailesini gözyaşlarına boğdu. Anne Cemile Özüpek, yakınlarının

yardımıyla ayakta durabildi. Gözü yaşlı anne “Hep vatanıma hizmet etmek istiyorum' derdi. Ama ettirmediler. Ağabeyi de Hakkari'de asker. Birlikte vatanı koruyorlardı. Hep 'Gider, geliriz' dediler. Ah yavrularım benim"diye feryat etti. Şehit olan oğlunun fotoğrafını gösteren baba Tuncer Özüpek ise metanatli olmaya çalışarak “Vatan sağolsun. Başka ne diyebiliriz ki?" dedi.

Seyfettin METE/YOZGAT-Güney YILMAZ/ADIYAMAN-Bayram OK/SAMSUN-Veli YILMAZ/KIRIKKALE

 
 
  Bugün 5 ziyaretçi (13 klik) kişi burdaydı!
Get your own Chat Box! Go Large!
 
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol